Friday, November 10, 2006

Bu nasıl bir Cumhurbaşkanlığı Koşusu?

Öncelikle katılan safkanların kalitesinin sınırlı olduğu -Hücum hariç- bir Cumhurbaşkanlığı Koşusu hatırlamıyorum. Dolayısıyla koşuyu bu ön yargıyla seyrettim. Hücum beklendiği gibi kazandı. Ben de anladım ki, bir çok kişinin ifade ettiği gibi ülkemizde kalsik yani mesafeye yatkın safkan çok fazla sayıda yok. Ya bizdeki kan hatları ya da antrenörlerin yetersizliği buna neden oluyor. Bir Grand Ekinoks'u gözlerimiz çok arayacak, Champs To Champs ve Hızelbeyi sakat, Annosh neden Ankara'ya gitmedi acaba?

Bu koşuda dikkatimi çeken bir başka at ise Kartalım, tam bir sprinter olan bu atın 2400 metrelik koşuda işi ne? İşi olmadığı da 800'de atlar yanından tren gibi geçerken anlaşıldı. Kısa mesafe koşu mu kalmadı? Doğrusu bir anlam veremedim... Bu tip atlar sahamıza çok sık gelmiyor, onları anlayıp uzun yıllar koşmaları sağlamalı ve üzmemeliyiz kanaatindeyim... Kartalım'ın morali de bozulmuştur, inşallah kısa sürede toparlarlar.

No comments:

TRIPLE CROWN

At işi bir hayalin peşinde koşmaktan, mazeret üretmekten ve yeniden hayal kurmaktan ibarettir.

Blog Archive